28 Nisan 2013 Pazar

döndü vurdu goool


size dünyada ki en yavşakça tribi söylim mi: "okuyan yok ama yazıyom yaaa" 
bunu diyen insan ya şizofrendir ya da kendiyle barışık insandır. ama girdiği trip yavşakça ve gereksizdir. kendimle barışıyorum sanırım. neyse konumuz trip atmak (tütün fiyatları da arttı gene) ama yok lan herhangi bir konu üzerine yoğunlaşmıyacağım bu yazıda. benim vurgu yapmak istediğim trip atmaktan çok, tribe girmek. ikisi biraz farklı şeyler eylem itibariyle (kan, insanın üretebildiği en değerli şey bence) mesela tribe girmek şu aralar çokça yaptığım birşey. belki de ezelden beri yaptığım şey buydu ama farkında değildim. paranoya nöbetleri sandığım şey belki de başlı başına tribe girme olgusuydu. tribe girmek sağlığa zararlı bir eylem. psikolojik olarak yani. sürekli ota boka nemlenip tribe giren insanın hayatla, insanlarla, kendiyle alıp veremedikleri vardır. ama iyi çocuktur özünde. bir anda parlar. sonra söner gider. 3-5 saniyelik tribal müzik esintisi gibi düşün (kuluplerde insanlar manyak gibi eğleniyor lan) gelip geçici birşey yani. 

bir de tabi şu meşhur kezban tripleri var. o trip atmaya giriyor işte. benim pek beceremediğim birşey. aaa tabi canım kimse beceremez zaten dimi. okumaya, yazmaya gelince bütün insanlar özünde gayet erdemli ve su gibi aziz varlıklardır zaten. yaşamaya gelince neden yarak kürek davranışlar sergiliyorsunuz peki? çünkü yaşamak evdeki hesaba hiç bir zaman uymaz (yarı-otomatik silah alıcam ama saklamaya yerim yok) insanlar programlanmış makineler gibi hareket edemez hiç bir zaman. twitterda orda burda gördüğünüz insan profilleri 19. yüzyılda yaşayan, elinden piposu düşmeyen, sürekli hayatı daha yaşanabilir kılacak fikirlere imza atan, gayet munis, şeker mi şeker, dünya tatlısı tombiş amcalar gibi yaşayan insanlar sanırsın. Ama Öyle Değil! öyle değil işte! yaaaa. bunu da sanki yüzyılın tespitiymiş gibi lanse etmekten dolayı kendimden tiksindim şu an. derhal bi sigara yakıp ciğerlerimi cezalandırmalıyım. ordan da beynime ultimatom vermiş olurum (gittiğim tek konser sansar salvo konseriydi lan) böylelikle cezayı vucüduma eşit şekilde uygulamış olurum. evet dostum ben adalete önem veren bir bireyim. adaletli olduğum söylenemez. ama adaletliyim. kendime dair yaptığım tanımlamaların hepsi yanlış. bu yanlışların hepsi başkalarının doğruları. biliyorum anlamadın. bende anlamadım. öğretici bir yazı olmadığı kaçınılmaz bir doğru (gta vice city diye bi oyun var lan) bak bu hepimizin doğrusu mesela. peki ya senin doğruların, benim yanlışlarıma doğru orantılıysa? yok bu sefer hiç anlamadım. neyse unut gitsin.

bak ne diycem. daha önce hiç, bir manivelanın insan hayatındaki yeri ve önemine dair düşüncelere daldın mı? dalmazsın tabi lan. manivela ne ki diyosun hatta içinden. sus itiraz etme pis samuray seni. manivela bu dünyada ki en önemli icatlardan biridir. sayısız hayat kurtarmıştır. toplumların gelişiminde büyük payı vardır. sanayi devriminin bir numaralı elemanıdır (ateşin var mı birader dediği için öldürüldü) bu manivela icat olmayaydı sanayi devrimi eksik kalırdı. Robert Fulton'dan tut Friedrich Engels'e, James Watt'dan aşırt Karl Marx'a, Nicola Tesla'dan çekiver Adam Smith'e nice cengaver ünlerini bu manivelaya borçludurlar. tabiii! azcık okoyun da ada molun aydınlağnın. sık sık banyo yapın, dişlerinizi günde 3 defa fırçalayın. he bi de parantezlere fazla takılmayın. üç noktalı cümlelerin de amına koyim. haaydi hayırlı traşlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder