Günah çıkarmaya geldim...
Karanlık bir yola adım attığım şu günlerde, insanlığa beslediğim öfke ve nefretin acı faturasını, paragraflar halinde anlatmak beni rahatlatıyor. Sonunda kimseye bir şey anlatamıyacağımın farkındayım. Sebebi basit. Çünkü kimse okumayacak.
Bir mart gecesiydi. Kendimi uzaklarda bir yerlere sürgün ettiğim günlerdi. İçimdeki gurur, hasret duyduğum bütün güzellikleri savaşarak işgal etmişti.
Gururum yaşama tutunma azmimi tüm hızıyla devam ettirmekteydi.
Ancak bu böyle gidemezdi.
Güçsüzdüm. Güçsüz birini insanlar kabul etmezdi. Güçsüzü kimse sevmezdi, hatta aşağılanırdı, dışlanırdı, konuşulmazdı güçsüzlerle. Beynime mıh gibi çakılmış bir gerçekti bu çocukluğumdan beri...
Ben bu fikirler etrafında yaşamaya başlayalı uzun zaman oldu
O büyük direniş zamanlarında ise zirve noktaya ulaşmıştı
Güce olan düşkünlüğüm beni aslında istemediğim bir hayata doğru sürüklüyordu
Bütün değer yargılarımı defalarca gözden geçirdim ve bunların bana hiç bir getirisinin olmadığını fark ettim. Artık bişeyler elde etmek istiyordum anlıyo musun? Kaybetmekten bıkmıştım. Kaybedişlerimin sebebi olan bu güçsüz hayatımdan iğrenmeye başlamıştım.
Değiştirmem gereken neyim varsa hepsinden teker teker kurtulmaya başladım.
Ahlaki ilkelerim, siyasi görüşlerim, inandığım değerler vesaire
Hepsini yavaş yavaş törpülemeye ve gücü elde etmeye giden yolda gereken bütün iğrençliklere göz yumma safhasına artık girmiştim...
Zor olmadı. Karşılığında ulaşmayı hayal ettiğim o gücü düşünmek, beni motive etmeye yetiyordu.
Filmlerde ruhunu şeytana satan karakterleri bilirsin
Sadece kötülüğe hizmet etme ya da itaat etme şartıyla kendisine hayatı boyunca çalışsa dahi elde edemeyeceği güçler bahşedilir hani
İşte artık tamamen o filmdeki kötü adamım...
Sonunda en büyük mağlubiyeti de alacağım biliyorum
Ancak ne fark eder ki? Hayatım boyunca zaten kaybetmiyor muydum?
Bu sefer sadece son sahnede iyilik, adalet, erdem gibi herkesin sevdiği ama çoğunun uğruna bir bok yapamadığı kavramlara kurban giderek kaybedeceğim ve en önemlisi bu sadece 1 DEFA olacak.
Her gün kaybetmektense 1 defa kaybetmeyi seçtim dostum...
Karanlık bir yola adım attığım şu günlerde, insanlığa beslediğim öfke ve nefretin acı faturasını, paragraflar halinde anlatmak beni rahatlatıyor. Sonunda kimseye bir şey anlatamıyacağımın farkındayım. Sebebi basit. Çünkü kimse okumayacak.
Bir mart gecesiydi. Kendimi uzaklarda bir yerlere sürgün ettiğim günlerdi. İçimdeki gurur, hasret duyduğum bütün güzellikleri savaşarak işgal etmişti.
Gururum yaşama tutunma azmimi tüm hızıyla devam ettirmekteydi.
Ancak bu böyle gidemezdi.
Güçsüzdüm. Güçsüz birini insanlar kabul etmezdi. Güçsüzü kimse sevmezdi, hatta aşağılanırdı, dışlanırdı, konuşulmazdı güçsüzlerle. Beynime mıh gibi çakılmış bir gerçekti bu çocukluğumdan beri...
Ben bu fikirler etrafında yaşamaya başlayalı uzun zaman oldu
O büyük direniş zamanlarında ise zirve noktaya ulaşmıştı
Güce olan düşkünlüğüm beni aslında istemediğim bir hayata doğru sürüklüyordu
Bütün değer yargılarımı defalarca gözden geçirdim ve bunların bana hiç bir getirisinin olmadığını fark ettim. Artık bişeyler elde etmek istiyordum anlıyo musun? Kaybetmekten bıkmıştım. Kaybedişlerimin sebebi olan bu güçsüz hayatımdan iğrenmeye başlamıştım.
Değiştirmem gereken neyim varsa hepsinden teker teker kurtulmaya başladım.
Ahlaki ilkelerim, siyasi görüşlerim, inandığım değerler vesaire
Hepsini yavaş yavaş törpülemeye ve gücü elde etmeye giden yolda gereken bütün iğrençliklere göz yumma safhasına artık girmiştim...
Zor olmadı. Karşılığında ulaşmayı hayal ettiğim o gücü düşünmek, beni motive etmeye yetiyordu.
Filmlerde ruhunu şeytana satan karakterleri bilirsin
Sadece kötülüğe hizmet etme ya da itaat etme şartıyla kendisine hayatı boyunca çalışsa dahi elde edemeyeceği güçler bahşedilir hani
İşte artık tamamen o filmdeki kötü adamım...
Sonunda en büyük mağlubiyeti de alacağım biliyorum
Ancak ne fark eder ki? Hayatım boyunca zaten kaybetmiyor muydum?
Bu sefer sadece son sahnede iyilik, adalet, erdem gibi herkesin sevdiği ama çoğunun uğruna bir bok yapamadığı kavramlara kurban giderek kaybedeceğim ve en önemlisi bu sadece 1 DEFA olacak.
Her gün kaybetmektense 1 defa kaybetmeyi seçtim dostum...